Necip Çapraz

Necip Çapraz

Yerelde diyalog

Yerelde diyalog

Toplum, son günlerde ülke genelinde yapılan KCK tutuklamaları ve diğer siyasi gelişmeler ile baya gerginleşti. Türkiye ve Dünya gündemindeki baş döndürücü gelişmeler de bunun paralelinde sürmektedir.

Hakkari Kürt sorunu noktasında hep baş rolü oynadı. Siyasi duruşu ve Kürt sorununun çözümü konusundaki direngenliği ile geride çok derin izler bırakmıştır.

Binlerle ifade edilecek ölümler, binlerle ifade edilecek tutuklanmalar, onlarca faili meçhul cinayet, köy boşaltmaları, işkence gibi olumsuzluklar yaşamıştır.

Yaşanan bu süreç kapsamında birileri ortamdan hep beslendi. Kaos ortamından bazı beklentiler içine düşen bazı kişiler provokasyon dahil gerginlikten nemalandı. Sonuç; maddi ve manevi zarar gören bir memleket ortada duruyor. Diyaloglar yok oldu, devlet ve vatandaş arasındaki mesafe gittikçe büyüdü. …

Yerelde diyalog şart

Hakkari BDP Milletvekili Adil Kurt önceki gün il merkezinde bulunan 9 kuruma ziyaretler düzenledi. Kurt konuyla ilgili yaptığı açıklamada diyaloga çok önem verdiğini söyledi. Yalnız İl Merkezi’nde değil ilçelerde bulunan kurumları da ziyaret edeceğini söyledi.

Kurt, “Bu kentte siyaset yapıyoruz. Vekillerimizle beraber Önümüzdeki günlerde bütün kurumları gezeceğiz. Sorunları beraber tespit edip çözümlerini de beraber bulacağız. Bu nedenle gittiğimiz her kurumdan raporlar alıyoruz, sorunları not ediyoruz. Yalnız STK’lar değil, herkesle diyaloga açığız. Herkesin görüşünü dinlemeye ve görüşümüzü belirtmeyi hedefliyoruz. Sayın Vali burada olmadığı için görüşemedik. Ziyaretlerimizle ilgili olumlu tepkiler alıyoruz ”dedi. Milletvekili Kurt ilde Merkez Başsavcı ve Merkez Emniyet Müdürü’nü de ziyaret edeceklerini belirterek “Sayın Genel Başkanımız Demirtaş Cuma günü Hakkari’ye gelecek onunla beraber üç günlük bir Hakkari gezisi programız olacak” dedi. 

Her yıl Şubat ayı ve sonrasında ilimizde hareketli bir gündemin oluştuğu görülmektedir. Bu süreçten önce milletvekillerinin gezilerini önemsiyorum. Doğrusu amaç eğer diyalogları çoğaltmaksa iyi algılanmalı ve takdir edilmelidir.

Halk ve kurumlar tedirgin, sinirler gergin

AKP Hükümetinin “açılım” dediği ve sonrasında kaybolan söylemleri güçlü bir iktidarın ürkek yada sinsi davranışlarıdır. Kürt sorunun çözümü noktasında bazen söyledikleri olumlu söylemleri ile umutlanan halk, ardından bunlarla bağdaşmayan davranışları, söylemleri gördüğünde hayretle takip ediyor. Bu hakaretvari söylemlere varan gelgitler halkın psikolojisi üzerinde önemli etkiler oluşturuyor.

Son süreçteki siyasi operasyonlar, Roboski ve askeri operasyonlarda yaşanan ölümler halkın sinirlerini gerdi. Atanmışlar ve seçilmişler arasında diyalog yok, halkla diyalog ise neredeyse hiç yok.

Vatan, millet edebiyatı sizi kurtarmaz 

Yıllardır bu olayları takip eden bir gazeteci olarak başta Vali olmak üzere Kaymakamlara, Jandarmaya, Emniyet Müdürlerine ve diğer bürokratlara sesleniyorum; sizler bu şehirlerde iki üç yıl kalıp gidiyorsunuz. Ardınızda bıraktığınız izler ve halktan kopuk yürüttüğünüz göreviniz bu ülkeye bir şey kazandırmıyor, aksine kaybettiriyor. Sizden sonra gelenlere enkaz devrediyorsunuz. Bu nedenle göstermelik önlemler değil kalıcı önlemler almak ve insanlarla diyalog içinde olmak hem vicdanlarınıza hem de yaşadığımız ülkeye barış rüzgarları estirir diye düşünüyorum.

Çünkü, yarın yapacağınız hatalar yüzünden yargı önüne çıkabilir veya mağdur ettiğiniz vatandaşlarla tekrar yüz yüze gelmek zorunda kalabilirsiniz. Bölgemizde geçmişte kanunsuzluk yapan sivil veya resmi bazı bürokratlar bu gün cezaevinde. Hepsi de “bu ülkeyi sevdiğim için yaptım” diyor. Vatan millet edebiyatı ayrı, kanunsuzluk ayrı, ülkeyi sevmek ise apayrı bir mevzudur.

Siyasetçiler kitleyi iyi kontrol etmeli, provokatörleri tespit etmeli

Halkın adına politika yapan parti temsilcileri ve STK yetkililerinde de ”Sizler nasıl yön verirseniz halk veya kitle sizin tavır ve davranışlarınıza göre davran(malıd)ır. Siyasi görüşünüz, toplantı ve gösterilerinizde gösterdiğiniz demokratik olgunluğunuz, partinizin veya örgütünüzün çağdaş yapısını gösterir. Halkın % 80 civarında oyunu alan BDP milletvekili ve diğer siyasi kadrolarına çok önemli görevler düşmektedir. AKP’nin ildeki siyasi kadrolaşması halkın tepkisini alır. AKP yöneticilerinin kadrolaşma ve devlet ihaleleri konusunda objektif davranmaları olmazsa olmazdır.

Hakkari halkının direnci ve siyasi duruşuna saygı gösterilmeli

Hakkari halkı Kürt kimliği ve özgürlük talepleri konusunda duyarlı bir il. Bu nedenle bürokrasinin idarecileri, STK’lar, halk ve Milletvekilleri bu durumu doğru değerlendirmelidir. Bu halkın makul insani talepleri yeni anayasa sürecinde yerini alana kadar herkes sağduyu ile hareket etmelidir.

Tüm kurum ve kuruluşlar, STK’lar isabetli teşhis ve çözümler önermelidir. Yalnız Hakkari’deki hareketlilik ve yoğunluğun da ülkemizdeki sorunları çözmek için yeterli olmayacağını belirtmeliyim. Her ne yaşanırsa yaşansın, ne yapılırsa yapılsın insanlık ve uzlaşı payı bırakılmalıdır. Yarın pişman olunacak hareketlerden uzak durmak gerekiyor.

Güvenlik güçleri hizmet yaptıkları halka iyi davranmalı

Hadi diyelim vatandaş kitle psikolojisi ile hareket ediyor ve yasal sınırları zorluyor. Peki, toplumsal olayları önlemekle görevli ve kitle psikolojisi eğitimi alması gereken güvenlik görevlilerinin kışkırtıcı davranışlarına ne demeli? Gösteri ve yürüyüş organize eden taraf ile gösterilerde güvenlikle görevli görevliler arasında şiddet çıkartma yarışı var sanki. Kimse ben masumum demesin.

Çözüm yerel diyalog ve birbirine tahammüldür. Evet, gerçekten sağduyuya ihtiyacımız var. Son günlerde yaşananlar hepimizi derinden üzüyor. Üç milletvekilinin bir an önce Hakkâri bölgesinde bir durum değerlendirmesi yapması gerektiğine inanıyorum. Hepimizin sağduyuya ihtiyacı var.

Gelin Hakkari’nin diyalog, hoş görü ve barış konusunda örnek bir il olması için gayret gösterelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Necip Çapraz Arşivi