Şüpheli asker ölümleri için Meclis araştırması talebi

Şüpheli asker ölümleri için Meclis araştırması talebi

İstanbul Bağımsız Milletvekili Levent Tüzel, son günlerde artan şüpheli asker ölümlerinin araştırılması amacıyla Meclise önerge verdi.

ANKARA - İstanbul Bağımsız Milletvekili A. Levent Tüzel, son dönemde sayıları giderek artan, askeri yetkililerce intihar ya da kaza kurşunuyla ölüm denilmesine rağmen, ailelerince kuşkuyla karşılanan, kışlada şüpheli asker ölümlerinin araştırılması ve bir daha yaşanmaması için alınacak önlemlerin saptanması amacıyla Anayasanın 98'inci ve İçtüzük'ün 104 ve 105'inci maddelerince Meclis Araştırma önergesi açılmasını istedi. Önergede, Milli Savunma Bakanlığı'nın 1992-2012 yılları arasında 2 bin 221 askerin intihar sonucu yaşamını yitirdiğini belirttiği kaydedilirken, İHD'nin raporlarında ise 2012 yılında askerliğini yaptığı sırada 42 erin, 7 subay ve astsubay ile 15 erin de başka nedenlerle olmak üzere 64 kişinin şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdiği belirtildiği aktarıldı. Önergede, MAZLUMDER'in raporlarında ise, 2012 yılının Aralık ayına kadar intihar ettiği iddia edilen 42 askerden 39'unun Kürt, biri Ermeni ve ikisinin ise Türk olduğu açıklandığı kaydedildi. 

Önergenin devamında şunlara dikkat çekildi: "İntihar ettiği iddia edilenler arasında kendini sırtından veya iki kez vuran, sağlak olduğu halde sol şakağından vuran da, mezara konulmadan önce vurulduğu şakağından estetik ameliyat olan da var. Bu durum, askeriyedeki insanlık dışı baskı ve işkenceleri, süregelen ayrımcı ve inkârcı politikaların, son yıllardaki çatışmalı süreçle yükselen ırkçı şovenizmin ve 'zorunlu askerlik' uygulamasının boyutlarını göstermektedir. Genelkurmay'ın, asker 'intiharlarının en büyük nedeninin askerlerin, sivil hayatta yaşadıkları psikolojik sorunlar' olduğu açıklaması manidardır. Bu kanıya hangi bilimsel, tıbbi bulgular sonucunda varıldığı henüz bilinmemekle birlikte, bu açıklamanın intihar iddialarını kabul edilebilir kılmak ve zevahiri kurtarmak için söylendiği açıktır."

'Siyasi görüşleri nedeniyle ayrımcılığa uğruyorlar'

"Askerlik görevi sırasında kaza kurşunuyla ya da intihar iddiasıyla öldüğü açıklanan asker yakınlarının anlatımlarından, şüpheli asker ölümlerinin nedenlerinin başında, kışlada üst rütbeli askerlerin, er ve erbaşların vücut bütünlüğüne yönelik saldırıları, insan onurunu tahrip eden ağır baskısı, küfür, dayak ve aşağılamaları gelmektedir. Erlerin fiziksel ve ruhsal bütünlüğüne yönelik 'Disko' diye tabir edilen hücre hapsi cezasının intihar ve firarlardaki etkisi bilinmektedir" denilen önergede, askerlerin kışlada etnik veya dini kimliğinden, mezhebi veya siyasi görüşü nedeniyle ayrımcılığa ve şiddete maruz kalabildiğine dikkat çekildi. Önergede, intihar ettiği iddia edilen askerlerin önemli bir kısmının etnik kimliğinin Kürt, Ermeni veya Alevi inancına mensup olmalarının gerçeği apaçık ortaya koyduğu ifade edilerek, nefret suçu ve cezasının düzenlenilmesi, nefret suçu işleyen herkesin yargı önüne çıkarılması gerektiğine işaret edildi. 

'Vicdani red hakkı tanınmalı'

"Askeri bölgelerde yaşam hakkı ihlallerine ve vücut bütünlüğüne yönelik suçlar ile işkence suçlarıyla ilgili etkili bir soruşturma ve kovuşturma yapılmamaktadır" diye belirtilen önergede, şöyle devam edildi: "Dolayısıyla, caydırıcılık olgusu ortadan kaybolmaktadır. Hukukun üstünlüğü ilkesi uyarınca askeri mahkemeler kapatılmalı, askeriyede meydana gelen tüm suçlara dair soruşturma ve davalar sivil mahkemelerde yürütülmelidir. Askerliği kişiliğine ve vicdani kanaatine, inancına, dünya görüşüne uygun bulmayan gençlerin askeri ortamda bunalıma girmeleri elbette mümkündür ve bunun sonucu ölüm olmamalıdır. AİHM Büyük Dairesi'nin 7 Temmuz 2011 günlü Bayatyan/Ermenistan davasında vicdani ret hakkı açık olarak tanınmış, bu hakkın sözleşmenin 9. maddesi kapsamında Avrupa Konseyi'ne üye ülkelerin tamamında uyulması gereken bir hak olduğu açıkça ifade edilmektedir. Dolayısıyla zorunlu askerlik uygulamasına son verilerek, vicdani ret hakkı tanınmalıdır."

Önergede, askeri bölgelerde gerçekleşen şüpheli asker ölümlerinin nedenlerinin ve alınacak önlemlerin saptanması için araştırma komisyonu kurulması istenildi. DİHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.