Özgür Amed

Özgür Amed

Tunceli’ye gidip Dêrsim’i görmeden dönmek...

Tunceli’ye gidip Dêrsim’i görmeden dönmek...

Pazar günü Ahmet Davutoğlu “Tunceli’ye” gitti. Dersim’i görmeden döndü. 
Başbakan Davutoğlu demek isterdim, ama diyemiyorum. Şuan kendisi değil. Dış İşleri bakanı da diyemiyorum, o koltuğa da başkası oturdu. Gerçekten AKP’de tam olarak ne görevdedir bilmiyor binlerce insan. 

Neyse konumuz bu değil, Dersim meselesine geri dönelim. 

İl kongresi için gitti ama tabi çeşitli ziyaretlerde bulundu. Halkın iradesi Belediye’yi de es geçti! Hal böyle olunca bir insan ne kadar samimi olabilir gerçekten merak ediyorum! Siyaseten de olsa, nezaketen de olsa bir ilin halk nezdinde en yüksek temsilinin bulunduğu yeri ziyaret edersin. Ama politik körlük o kadar yüksek, politik çatallaşma ve ayrışım o kadar derin ki, ziyaret etmekten çekinip yok saydığı Belediye’den iki sokak ötede “Yeni bir çığır açmalıyız. Psikolojik eşik aşılmalı, empati yapılmalı” demiş. Şaka desen değil, komik desen değil, trajedi desen hak getire…

Bu kısmı da geçelim, konumuz bu da değil… 

Bu gezide asıl ilgimi çeken “Dersimli kardeşlerime müjde vermek istiyorum. Rektörümüz üniversitenin adının Munzur Üniversitesi olması istedi biz de kabul ettik” deyişi. Adının Munzur yapılmasını ilk olarak iktidarın mekan ile olan ilişkisi bağlamında değerlendirmek gerek. Karşıtlık teorisi üzerinden aslında var olan trajediyi derinleştiriyor ama satış şekli gayet iyi! Haliyle alıcı buluyor.

Tam da Munzur müjdesini veriyorken Munzur vadisinde yıllardır başlayan ve bitmek bilmeyen doğa kırımına, HES projelerine ve peşkeş çekilen talan, rant politikalarına da bir ad vermek ister misiniz diye sormak gerek… Asıl bir ad verecekse bu yapılanlara ve kendilerinin de teşvikçisi, yaptırımcısı olduğu bu zihniyete ne ad verdiklerinin müjdesini versinler, kafidir.

Daha trajik duruma geçebilirim. Daha doğrusu saklanan, örtbas edilen ve abuk sabuk şekilde meşrulaştırmaya gidilen duruma… O da şu: Tunceli Üniversitesi’nin içinde kalekol var. 
Olayın özetini kısaca yapayım. Geçen yıl Tunceli Üniversitesi’nde yapımı tamamlanamadığı için öğrencilerin mağdur olmasına yol açan yeni kampüste, üniversite için planlanan su deposunun askeriyenin kullanımına verilerek ‘kalekol’a dönüştürüldüğü ortaya çıktı.

Davutoğlu’nun buna da vereceği bir ad var mı? Şahsen kırk yıllık üniversite profesörüyüm ben böyle manyaklık görmedim… Kampüsü kalekol yapılmış bir üniversite var şuan! Alın size bilimsel eğitim.

Daha kötüsü de var. Tepkiler artınca sayın pek değerli üniversite rektörümüz açıklama yapmıştı: “Valilik söyledi, bizde uygun gördük. Güvenliği düşünmek lazım” diye.

Anladığım kadarı ile boş kalan vakitlerde de öğrencilere silah ve atış talimatı dersleri veriliyor.  Malum güvenlik önemlidir. Öğrenci arkadaşlardan çok iyi komandolar, o olmasa da parlak ajanlar çıkarmayı umuyorlar! Yine kalekolda öğencilere nöbet tutturarak ek iş avantajları sunuyorlar. Aile geçimine katkı ayağı altında ayar çekiyorlar. Bunları da sormak isteyen varsa buyursun sorsun Davutoğlu’na Munzur adının eşliğinde…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Özgür Amed Arşivi