Lokman Ergün

Lokman Ergün

Seçim sonuçları analizi

Seçim sonuçları analizi

30 Mart seçimlerinden önce, seçim sonuçlarıyla ilgili tahminlerimi içeren iki yazı yazdım. Bu yazıların ilkinde, genel olarak bir Türkiye değerlendirmesi, ikincisinde ise BDP-HDP’yi önceleyen, daha spesifik seçim sonuçlarıyla ilgili tahminlerimi maddeler halinde paylaştım. Bu yazıda, bu tahminlerin ne ölçüde doğrulandığını ve genel bir seçim analizini paylaşmak istiyorum.

1- BDP-HDP oylarında ciddi bir artış beklediğimi ifade etmiştim. 2011 genel seçimlerinde 2.350.000 olan oy toplamı, bu seçimde 2.967.000 oya yükselmiştir. Bu yaklaşık olarak %20’lik bir oy artışına tekabül eder ki, kayda değer bir artıştır.

2- BDP’nin Diyarbakır dışında Van ve Mardin’de de Büyükşehir Belediyelerini alacağını belirtmiştim. Ancak üç ilde de oy oranının %60 sınırını aşmasını bekliyordum. Oy oranlarında üç ilde de %5 civarında bir sapma gerçekleşti.

3- BDP’nin Ağrı, Bitlis ve Bingöl belediyelerini alacağını tahmin etmiştim. Ağrı seçimleri iptal edilmiş olsa da, Bingöl dışında bu tahminin gerçekleştiği varsayılabilir.

4- Kuzey Serhat’da (Ağrı,Kars,Ardahan,Erzurum) BDP’nin oy sayısını arttıracağı beklentim vardı. Bu bölgede ilk defa kazanılan ilçe belediyeleri ve oy sayılarında artış var.

5- Seçim süreci, devam eden diyalog sürecinin dinamikleriyle birlikte yürüdü. Kürt Siyasi Hareketi ciddi bir rüzgarla birlikte seçime girdi. Buna rağmen lokal düzeydeki bazı yetmezliklerin olumsuz sonuçlar doğuracağını, takip edebildiğim bazı bölgelerde,hareketin doğal kitlesinde huzursuzluklar olduğunu tespit etmiştim. Bu konuyla ilgili endişelerimi, Hakkari ve Van özelinde dile getirmiştim. Maalesef, bu tespitimin doğrulandığını görmekteyim. Hakkari’ de oy oranındaki belirgin düşüş, Tatvan, Patnos, Tuşba, Durankaya belediyelerinin kaybı, bu endişenin gerçekliğini ispatlıyor. Hizan’ı, Erciş’i, Bahçesaray’ı, Karakoçan’ı alan bir partinin, Tatvan’ı, Patnos’u, Tuşba’yı neden kaybettiğinin analiz edilmesi gerekiyor. Yine Hakkari’de kayda değer bir kitlenin neden sandığa gitmediğinin araştırılması gerekiyor.

6- Urfa’da kayda değer bir oy artışı olacağı, ancak Büyükşehir Belediyesi’ni almanın mümkün görünmediğini belirtmiştim. 2011 seçimlerinde 120 bin olan BDP oyu, 230 bin civarlarına yükseldi. Ciddi bir başarı hikayesidir.

7- İstanbul, Adana, Mersin, İzmir ve Ankara için HDP’nin başarılı sayılacağı oy sayılarını toplam 1.100.000 olarak değerlendirmiştim. Bu oy sayılarının yakalanması halinde BDP-HDP oy toplamı 3,5 milyonu geçecek ve oy oranı % 8 bandının üzerine çıkacaktı. Bu önümüzdeki genel seçimlerde %10 seçim barajının aşılması için önemli bir basamak olacaktı. Ancak ben kişisel beklentimin 3 milyon oy olduğunu belirtmiştim. Seçim sonucu bu tahminimi doğru çıkarmış görünüyor. Bu illerde HDP 700.000 oy sayısına erişebildi. Aradaki fark, 3,5 milyona ulaşamadığımız rakamdır. HDP ile ilgili oy beklentimin neden düşük olduğu başlı başına bir yazı konusu olduğundan, başka bir yazıya bırakıyorum.

8- AKP’nin oy oranının 43-45 bandında olacağını tahmin etmiştim. Bu tahminim gerçekleşti. Yine İstanbul, Ankara gibi metropolleri tekrar AKP’nin alacağını, Antalya, Balıkesir ve Manisa’yı da kazanacağını tahmin etmiştim. Antalya ve Balıkesir beklentim gerçekleşti, Manisa tekrar MHP’ de kaldı.

9- CHP ile ilgili oy tahminim 30 bandının altında kalacağı ve seçimin tek kaybedeni olacağıydı. Seçim sonuçları bu öngörümü doğruluyor.

10- MHP’nin 2-3 puanlık bir oy artışı yakalayarak % 15 civarına yükseleceğini, ancak Balıkesir ve Manisa’yı kaybederek en fazla 2 Büyükşehir kazanacağını öngörmüştüm. Manisa’yı kaybetmeyerek 3 Büyükşehir kazandılar.Oy oranı beklentilerim dahilinde gerçekleşti.

Ana hatlarıyla, seçim sonuçlarıyla ilgili öngörülerimin çok büyük oranda gerçekleştiği görülüyor.

BDP-HDP, 3,5 milyon oy sayısının altında kalarak, barajı geçme konusunda olumsuz bir algı yaratmıştır. Bu seçimden çıkan en sıkıntılı sonuç budur. Yine BDP tarafından yönetilen bazı ilçe belediyelerinin kaybı, yerelden yönetim konusunda bazı zaaflar yaşandığı gerçeğini ortaya koymuştur. Seçim sonuçları bu konuda yoğunlaşmayı emretmektedir.

Ancak, Kürdistan’da, gittikçe genişleyen bir coğrafyada, yerinden yönetim yönünde bir iradenin de her geçen gün güçlendiği ve karşılık bulduğu da bu seçimin saklanamaz sonucudur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
8 Yorum
Lokman Ergün Arşivi