Necip Çapraz

Necip Çapraz

Okullardaki Şiddet

Okullardaki Şiddet

Son yıllarda gerek Amerika’nın vurdulu-kırdılı filmleri gerekse Türkiye’deki dizi filmlerinin genelinde şiddet içerikli sahnelerin olması toplumda şiddet unsurunun ön plana çıkmasına sebep oluyor. Özellikle çocukların ve gençlerin filmlerden çok etkilendiğini bir çok uzmandan duymuşsunuzdur.

İşin ruhsal boyutunu bir uzamandan öğrenmek gerekir ama işin fiziki şiddet boyutunu bir gazeteci olarak gözlerime dayanarak söylemem gerekirse işin vahim bir noktaya geldiğini söyleyebilirim.

Bana kalırsa bu konu çok da iç açıcı değil. Bir an önce yetkililerin ve velilerin işbirliği ile bu “okullardaki şiddet” sorununun mercek altına alınması için durum tespiti ve sorunları çözme adına çalışmalara başlaması gerekmektedir.

Filmlerin etkileri ve filmlerdeki vuran, öldüren tiplere benzemek ve onlar gibi giyinmek neredeyse moda oldu. Jilet gibi takım elbise, jöleli saçlar ve kurulan çeteler işin ne kadar vahim olduğunu gösteriyor. Bu işin haraç boyutuna gelmesi ise hassas olan ilde mevcut sorunlara yeni sorun eklemekten başka bir işe yaramıyor.

Polat, Memati, Kosovalı, Esmer ve benzeri film kahramanlarından tutun da Rambo, Bruce Lee tiplemelerine kadar ne arasanız var.

Olaylara bir veli ve bir yetişkin olarak baktığımız zaman Hakkari’de yaşanan şiddet ortamında daha kolay yer bulduğunu görmek mümkündür. Neredeyse bir aileden onlarca gencin bir okulda olması, bir aşiretten yüzlerce gencin olması çete kurmak için yeterli oluyor. Bir de nereden buldukları belli olmayan ateşli ve kesici aletlerin bulunması da işi kolaylaştırıyor.

İlde yaşanan aşiretsel ve ailesel boyutlardaki kavgaların bir çoğu bu nedenlerle büyümekte ve toplumda rahatsızlıklara yol açmaktadır. Eğitimciler de okullarının fiziksel ve diğer sıkıntıların içinde boğulurken işin bu boyutuna çokta zaman ayırtamıyorlar.

Bu sebepler ortadayken okul -veli- öğretmen ve öğrenci iletişiminin daha da sıklıkla oluşması için herkes elinden geleni yapmalıdır. Bu sorunlar tüm Türkiye’nin sorunları denilebilir. Ama herkes kapısının önünü temizlemeli bence.

Bir de yaşanan kavgalar iki aile arasında yaşansa bile ailelerin nerdeyse yüzlerce hatta binlerce kişiden oluşması bazen ciddi kavgaların yaşanmasına neden oluyor. Bu da ister istemez okulların, sokakların güvenli ve huzurlu olmamasına neden oluyor.

Bizler her gün yaşadığımız sokakların, mahallelerin güvenli olması için bir şeyler yapmalıyız. Sokaklarda bu tür kavgalara denk geldiğimizde dayak yiyoruz, seken taşlardan ve mermilerden nasibimizi alıyoruz.

Özellikle ilde ve ilçe merkezlerinde bu tür yaklaşımların, çeteleşmelerin duyum alınır alınmaz önlenmesi için gerekli duyarlılıklar gösterilmelidir. Bu nedenle il ve ilçelerde bu tür yanlış yapılanmaların önlenmesi için birer komisyon kurulmalı ve olayları önlemek için çeşitli tedbirler geliştirilmelidir. Velilerin çocuklarını takip etmesi varsa sorunlarını duyarlılıkla dinlemesi onların şiddetten uzaklaşması için öğütler vermesi gerekmektedir.

Yüksekova’da yaşanan son olayda ise yine 10’dan fazla kişinin yaralanması ve ortalığın savaş alanına dönmesi de yine böyle bir gelişmenin sonucuydu.

Bu konularda gerekirse her okul bir veli toplantısı yapmalı ve il genelinde bir komisyonun kurulması gerekiyor.

Yarınlarımızın “kurtlar vadisine” dönmemesi için “kurtlar vadisini” imha edelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
10 Yorum
Necip Çapraz Arşivi