Medeniyet söz konusu olduğunda, genel olarak her ne kadar bir halkın kültür, düşünce, sanat, ulaşım,bilgi ve teknoloji gibi çok geniş bir yelpazeden söz ediliyor ise de, bütün bunların yaşama geçmesi için ulaşım bunun olmazsa olmazıdır.

Uygar toplumlarda ulaşım kendi içinde hava, demir, deniz ve karayolu şeklinde isimlendirilmiştir.

Günümüzde hava yolu ulaşımı medeniyetin  en önemli ayağı olduğu inkar edilemez. Hakkari ilimiz açısından baktığımızda cumhuriyet tarihi boyunca ilk ciddi hizmetlerden biri olan Yüksekova hava alanı yakın zamanda faaliyete geçecektir.

Demir yolu; bir taraftan toplu taşıma açısından, diğer yandan bir anda büyük ölçüde yük taşıma kapasitesinden dolayı, Karayolunun yükünü hafifletme ve karayolu trafiğinin asgariye indirilmesi katkısı nedeniyle ciddi yer almaktadır. Ne yazık ki Hakkari halen bu hizmetten yoksun olduğundan ilimizde trafik kazaları ve trafik keşmekeşliği daha çok devam edecektir.

BU YAZININ KONUSUNA GELELİM

Yukarıda isimlerini saymaya çalıştığım araçlar medeniyetin ve uygar dünyanın vazgeçilmezleri olduğunu kabul etmekle birlikte, Karayolları trafiğinde ve şehirler arası yollarda toplu taşıma aracı olan otobüsler de bu uygar dünyanın en önemli vazgeçilmezlerindendir.

Tüm Hakkari halkının bildiği gibi bundan 40 yıl önce o günkü kötü yol şartlarına rağmen Hakkari’ye otobüsler geliyordu. 3 tane otobüs firması günde iki seferden her gün 6 otobüs Hakkari’ye gelip gidiyordu. O günkü yolcu kapasitesi ile bu günkü yolcu kapasitesinin hesabını siz yapın.

Bundan 40 yıl öncesine göre yollar genişletilmiş, yollarımız asfaltlanmış, yol kenarlarına kısmen de olsa bariyerler yapılmış, otogar yapılmış, yolcu kapasitesi yükselmiş ama Hakkari 50 yıl öncesine dönmüş 200 km olan Van yolunda dolmuşlar çalışıyor.

Bu araçların uzun yolculuk için güvenli olmadığı ve her gün trafik kazalarına bulaştıklarını görüyoruz. Ayrıca burada ciddi bir rantın olduğu biliniyor, ancak otobüs çalışsa yine aynı rant ve daha fazlası mutlaka olacaktır. Minibüsleri otogara girmeye zorlamak çok ciddi ölçüde mantıksızlıktır.

Hakkari’yi bu alanda idare edenlere çağrıda bulunuyorum. Bir elin parmakları kadar insan yararlanacak diye tüm Hakkari halkı ve Hakkari’ye hizmet eden insanları ne zaman medeniyetin nimetlerinden yararlandıracaksınız. bu yanlışa kim ve ne zaman dur diyecek.

Hele hele bu iki aylık seçim döneminde bu ile seyahat edecek sayısız insanı dolmuşlarla Hakkari’ye taşıyıp göndermek utanç vericidir.

Şu an Van yolunda çalışan dolmuş sahiplerinden iki kişi birleşerek ve birazda borçlanıp otobüs alarak, gerekirse Van firmaları filosuna katılıp bu hizmeti yapabilirler.

Burada Belediye başkan, idarecileri ve bu alanda çalışan sivil toplum örgütlerine görev düşmektedir.  Her kes şunu çok iyi biliyor ki, işleri geldiği gibi oluruna bırakmak ve yanlışlara terk etmek, idare etmek veya yönetmek değildir.

Not: Bu yazıyı yazarken bir dostum telefonla beni aradı ve ne yaptığımı sordu. Şu an Hakkari’ye gelişleri engellenen otobüslerin yeniden gelmeleri için bir yazı kaleme aldığımı söyledim. Çok fazla trafik kazalarına karıştıkları için bu dolmuşlara KÜRT KIRAN isminin bırakıldığını söyledi. Bana çok enteresan ve çok isabetli bir benzetme olarak geldiği için bunu ayrıca siz değerli okuyucularımla paylaşmak istedim.