Bugün ilimizde bitkisel ve hayvansal ürünlerin sergilendiği bir Fuar ve hemen ardından “Modern anlamda Bitkisel ve Hayvansal üretim yolu ile Sanayinin Geliştirilmesinin Hakkari ilinin kalkınmasındaki rolü”  isminde bir Panel gerçekleştirildi.

Fuarı gezerken bir an için, acaba yaşadığımız bu coğrafyada bu güne kadar ne de zengin bir bitki türü (meyve ve sebze), hayvansal ürünler, kilim, yemek  ve diğer el işleri varmış. Aslında bu ürünlerin tamamını tanıyoruz, ama bunların tanıtımı hiç düşünülmemişti.

Eminim ki sonraki yıllarda bu Fuar"ın 2., 3. ve her yıl devamı gerçekleştirildiğinde, bu ürünleri yerinde görüp sipariş vermek için dışardan firmalar gelecektir. Bu duruma geldiğinde çiftçilerimiz için önemli bir ekmek kapısı açılmış olacaktır.

Ayrıca biraz sonra değineceğim Panelin gerçekleştirilmesi ile çiftçilerimizin bir çok alanda bilgilendirilmesi sağlanmış oldu. Bu nedenle hem Fuar ve hem de Panelin gerçekleştirilmesini sağladıkları için Sayın Valimiz Ayhan NASUHBEYOĞLU"na teşekkür etmek istiyrum.

Fuar"ın ilk olması nedeniyle benim gözlemlediğim ve sonraki yıllarda göz önüne alınması için bazı eleştirilerim olacaktır. Örneğin; bu gün yağan yağmur programın bir kısmının iptal edilmesine neden oldu. Demek ki bu tarihin yeniden gözden geçirilerek 20 Ekim yerine 10 Ekim olması belki isabetli olacaktır.

Fuar ile ilgili duyuru, ilan ve tanıtım afiş ile broşürün çok önceden dağıtılması yoluyla halkın bilgilendirilmesi sağlanmalıydı. İlimizde var olan ancak o fuarda karşılaşmadığım bir çok ürün mevcuttu, bu da gösteriyor ki bir çok insanımızın bu tür bir etkinlikten bilgisi yoktu.

Fuar"a katılan ürün sahiplerinin, ürünleri ile ilgili broşürlerle katılması bu işin biraz daha ciddiyetini gösterecektir.

Fuar açılışı ile Panelin sadece bir saat arayla gerçekleştirilmesini de doğru bulmadım. Fuar ve Panel için iki gün ayrılması daha yararlı olacaktı. Bu da mümkün değil ise en az yarım gün ayrılması gerekiyordu.

Panelde Konuşmasını yapan İlimiz Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sayın Ahmet ŞEN"in köylerimizi öven konuşmasını talihsizlik olarak değerlendiriyorum. Evet, bazı küçük gelişmeler vardır. Ancak Hakkari köylüsü ekonomik ve güvenlik anlamında kan ağlarken, köylerde oturmanın şu an için daha cazip olmasını söylemek doğru değildir. Yada bu rahatlığı yaşayan birkaç tane köyü baz alarak tüm köylerimizin bu durumda olduğunu söylemek hiç mümkün değildir.

Sayın Mehmet GÜNDOĞDU"nun Hakkari"de gerçekleştirilen bir çok hizmeti ilk olarak sıraladığında, bunu överek anlatması yerine üzülerek anlatmasını ben daha gerçekçi bulurdum. Çünkü Cumhuriyet tarihi boyunca siz bir ilin ne kadar ihmal edildiğini hiç farkında olmadan hatırlatıyorsunuz. Bu durumu çok iyi bildiğimiz için yeniden hatırlatılmasından yana değiliz.

Milletvekilimiz A. Mutalip ÖZBEK bu gün gerçekleştirilen Fuar ve Panelin önemine değindikten sonra kendi ve Hakkari halkı adına Hakkari valisi ve Panelistlere teşekkür etti.

Milletvekilimiz Sayın Rustem ZEYDAN, Komşu iki ülkenin ticari anlamda Hakkari için çok önemli bir şans olduğunu belirttiler. Aslında tüm Hakkari halkı bu şansı çok iyi biliyor, ancak bir türlü hükümet politikaları bu tür bir iyileştirmeyi bu halka layık görmüyor.

Üçüncü Milletvekilimiz Sayın Hamit GEYLANİ"nin bu toplantıya davet edilip edilmediğini bilmiyorum. Gelen mesajlardan anlaşılıyor ki Ankara"dan bir çok yetkili davet edilmişti. Hatta daire başkanları ve müsteşarlarda davet edilmişti. Sayın Hamit GEYLANİ davet edildiği halde eğer toplantıya iştirak etmemiş yada mesaj göndermemişse çok ayıp etmiştir. Ancak bütün bu davetlere rağmen davet edilmemişse doğru bir davranış olarak görmüyorum.

Tarım Bakanlığı adına söz alan değerli panelistin yurda kaçak olarak sokulan hayvanların hayvansal ve bitki türlerine hastalıklarını taşıdığını söyledi. Ben bu tür bir düşüncenin sadece bu halkın yoksullaşmasına yönelik olduğunu düşünüyorum. Bu hayvanlar ne ırak"ta nede İran"da hasta değil de neden Türkiye"ye girdiğinde hasta oluyor. Eğer oralarda öyle bir hastalık olsaydı, oranın halkı şimdi bitmişti.

Sayın Valimiz Ayhan NASUHBEYOĞLU"nun “üretimin olduğu yerde adalet ve tevazu olduğunu söylemesi çok doğru ancak Hakkari açısından baktığımızda ise çok fazla yerini bulamadığı üzücüdür. Yıllardır boşalmış olan köylerin yeniden yerleşime açılması, bu insanların güvenlik ve ekonomik sorunları çözülerek üretime kazandırılması halinde söylenenler yerini bulacaktır.

Sayın vali konuşmasında Teröre yeni bir terim getirmiş oldu. Ticari ve Sanayi Sektörü"nün yanında artık dünyada bir Terör Sektörü oluşmaya başladığını belirtti. Bu güne kadar ülkemiz ve dünyada kan göz yaşı insanlara hiçbir şey kazandırmadı, bu nedenle artık insanlar huzur ve güven istiyor şeklinde konuştu.

Bir hocamız, Çağdaş Yaşama Derneği Başkanı Sayın Türkan SAYLAN"ın uzun yıllar önce söylediği “Hakkari bir gün marka olacaktır” şeklindeki sözlerini bizlerle paylaşması çok hoştu.

Yine bir hocamızın, üreticilerimiz tarafından üretilen ürünlerin hijyenik ortamlarda gerçekleştirilmesi gerektiğini hatırlatması dikkate alınması gereken bir konudur. Bu çerçevede bakıldığında üreticilerimizin iyi bir eğitim ve seminerlerle bilgilendirilmesi gerekiyor. Özellikle bu tür bir eğitim çalışmasının bayanlar üzerinden yürütülmesi gerekiyor.

Bir panelistin, İdil ilçesinde kaymakamlık tarafından dağıtılan Hollanda ineği sahibi ile kaymakam arasındaki diyalogunu anlatması düşündürücüydü. Kaymakam bey ineğin durumunu sorunca, vatandaş “ kaymakam bey çok iyi bir hayvan ancak bizim içtiğimiz suyu içmiyor” demesi biraz dikkatlice tahlil edilmeli. Evet bu gün bizimde içtiğimiz suyu Hollanda ineği içmeyebilir.

Gelişmiş ülkelerde bitkisel ve hayvansal ürünlerden elde edilenin ancak beşte birinin ülkemizde elde edildiğini doymak çok üzücü bir bilgiydi. Demek oluyor ki bu alanlarda kat edeceğimiz daha çok yol var.

Bu konuşmaların sonunda bendeniz söz aldım ve iki konuda biraz açıklamada bulundum. Birincisi, “çiftçilerimiz elde ettiği meyvelerden ne tür  ürünler elde edilebileceğini bilmiyor. Örneğin kaysıdan, erikten veya üzümden nelerin yapıldığını bilmiyor, bu çerçevede tarım il müdürlüğünün bazı eğitim çalışmaları olmalıdır” Şeklinde ifadem oldu.

İkincisi benimde üyesi olduğum Toprak Kuruma Kurulunun çalıştırılmadığını ifade ettim. Oysa Toprak Kuruma Kurulları ile ilgili çıkan kanunda her ayın ilk haftasında Valinin başkanlığında ve Tarım İl Müdürünün Sekretaryasında toplanır, denilmektedir. Ama kanunlar Ankara da çıkar Hakkari"de uygulanmaz şeklinde ifade ettim.

En son bundan bir yıl önce Yüksekova ovasına doğru hızla gerçekleştirilen yapılaşmanın önüne geçmek için bu ova"nın büyük ova statüsüne kazandırılması ile ilgili kurul kararının çıkarılması için toplantı gerçekleştirilmesini istememe rağmen toplanmadığını ifade ettim.

Sayın vali yardımcısı Ali Hamza PEHLİVAN"ın bana verdiği cevap kesinlikle tatminkar olmamasına rağmen kendilerini kırmamak adına ikinci defa söz almak istemedim.

Evet her şeye rağmen bu Fuar ve Panel kesinlikle çok yararlı olmuştur, her yıl yapılmalıdır. Önceden haberim olsaydı Fındık ve Fıstığın Hakkari"de nasıl yetiştirildiğini gösterecektim.