Suriye'nin eğitimi sekteye uğrayan kayıp kuşağı

Suriye'nin eğitimi sekteye uğrayan kayıp kuşağı

Suriyeli göçmen krizi manşetlere çıkarken, arka planda aynı derecede feci sonuçlar doğurabilecek olan bir kriz daha gelişiyor.

Suriye'de bütün bir kuşağın eğitimi sekteye uğradı; ülkenin bir zamanlar gelişmekte olan akademik toplumu da darmadağın oldu.

New York merkezli Uluslararası Eğitim Enstitüsü'nün başkanı Allan Goodman, sorunun enstitünün yaklaşık 100 yıllık tarihinde hiç görülmedik bir boyutta olduğunu söylüyor.

Suriye'de 2011'de başlayan çatışmalar öncesinde yaklaşık 350 bin üniversite öğrencisi, 8000'den fazla da öğretim görevlisi vardı.

Gençlerin dörtte birinden fazlası yüksek öğretim görüyordu.

Beş yıl sonra ise, yaklaşık 2000 akademisyen ve yüzbinlerce öğrenci Türkiye ve Ürdün'deki mülteci kamplarında yaşıyor.

Suriye içinde evlerini terketmek zorunda kalan milyonların içinde daha birçok öğrenci ve öğretim üyesi var.

Goodman, "Irak'ta profesörlerin suikaste uğradığı, korkunç şiddet olayları yaşandığı dönemlerde bile üniversiteler açık kalabildi ve öğrenciler eğitimlerine devam edebildi" diyor.

Goodman'ın başkanı olduğu Uluslararası Eğitim Enstitüsü Suriyeli öğrenci ve öğretim üyelerine yardım etmeye çalışıyor.

Sana Mustafa şu anda New York'taki Bard College'da son sınıf öğrencisi.

Şam'da işletme okurken 2011'de hükümet karşıtı bir gösteriye katıldıktan sonra gözaltına alınmış.

Serbest bırakıldıktan sonra 2013'te sorun çözümü ve barış konulu akademik çalışmalara katılmak üzere Lübnan'a gitmiş.

Oradayken, Washington'daki Roger Williams Üniversitesi'nin ortadoğu programına katılma hakkı kazanıp ABD'ye geçmiş.

"İki ay kalacaktım, ama dönemedim. Ben oradayken Suriye'de babam gözaltına alındı. Annem ve kardeşlerim Türkiye'ye kaçtı. Dördüncü sınıftaydım, mezun olmama sadece bir sömestr kalmıştı, ama okula devam edemedim, çünkü herşeyden önce yaşamak zorundaydım" diyor.

Sana daha sonra Uluslararası Eğitim Enstitüsü'nün yardımıyla burs başvurularında bulunmuş ve şimdiki okulundan burs almış.

İngiltere'deki Cambridge Üniversitesi'nden Dr Talal al Mayhni de 2011'de Suriye'yi terketmiş. "Ülkemizde olanların kontrolünü kaybettik. Kimseyi suçlamak istemiyorum" diyor.

Sadece akademisyenlerin değil, öğrencilerin de yıllarını kaybettiklerini belirterek "olanlar bütün bir kuşağı etkiledi" ifadesini kullanıyor.

Yine İngiltere'de bulunan bir başka Suriyeli öğretim görevlisi de Halep Üniversitesi'nde çalışırken fakülte personelinin sayısının yaklaşık 60'dan 10'a indiğini, erkek öğrencilerin orduya katılmaya zorlandığını, okulda elektrik olmadığını, suların da sık sık kesildiğini anlattı.

Yine de Suriyeli öğretim görevlilerini ateşten kurtaracak bazı imkanlar var.

Uluslararası Eğitim Enstitüsü'nün "kurtarma fonu" ile Finlandiya hükümetinin akademisyenlerin çalışamalarına Fin üniversitelerinde devam etme olanağı sağlayan programı bunların arasında.

Risk Altındaki Akademisyenler Konseyi de, 1933'te Londra'daki London School of Economics'in o dönemdeki müdürü tarafından Nazi zulmünden kaçan akademisyenlere yardım için kurulan Akademik Yardım Konseyi'nin devamı niteliğinde bir kuruluş.

O zamandan beri birçok kez isim değiştirdi, ama hiç işsiz kalmadı.

Konsey başkanı Stephen Wordsworth, yardım ettikleri Suriyelilerin, mümkün olursa ileride ülkelerine dönmek ve daha iyi bir gelecek inşa etmek için çalışmak istediklerini söylüyor.

Konsey İngiltere'de 113 üniversite ile birlikte çalışıyor. Suriyeli akademisyenlere yaptıkları yardımların tutarı 2015'te 2 milyon sterlini geçti.

Evini terketmek zorunda kalan Suriyeli akademisyenlere en büyük yardım ise Almanya'dan geldi. 2014'te Alman Akademik Değişim Programı burs vermek için hükümetten 7,8 milyon euro fon aldı. Burs başvurusunda bulunan 5000'den fazla kişinin yarısı hala Suriye'de bulunan akademisyenlerdi.

Alman Akademik Değişim Programı'nın 25 profesörden oluşan seçme komitesi ile İstanbul, Beyrut, kahire ve Erbil'de yaptığı mülakatlardan sonra birçok yüksek lisans öğrencisine Alman üniversitelerinde burs verildi.

Almanya'da akademisyenler ve öğrenciler için 100 milyon euro'luk bir yardım programı daha başlatıldı.

Ancak diğer göçmenler insan kaçakçılarının insafına terkedilirken, sadece akademisyenlerin kurtarılması da tartışmalara neden oluyor.

Sihirli bir değneği olsa, sürgünde tüm bir üniversite kuracağını söyleyen Uluslararası Eğitim Enstitüsü Başkanı Goodman ise tartışma yaratan bu görüşe katılmıyor.

Goodman, "Bir zihniyet değişikliğine ihtiyacımız var" diyor. "Göçmenler yıllarca kamplarda kalıyor, buralarda eğitimsiz bir kuşak yetişmesi çok tehlikeli." (

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.