'Sürecin Roboski'de sabote edilmesine müsaade etmeyeceğiz'

ŞIRNAK - AKP hükümeti, 7 Haziran seçimlerinden sonra başlattığı savaş hazırlıkları ile birlikte gerilim ve çatışma zemini yaratan politikaları da devreye koydu. 28 Aralık 2011 tarihinde TSK'ye ait savaş uçaklarının bombardımanı sonucu 34 sivil yurttaşın katledildiği Roboski sınırına 29 Haziran'da yapılan askeri sevkiyata tepki gösteren yurttaşlara, askerler tekbir getirerek gaz bombaları ve gerçek silahlarla saldırmış, Bedri Encu adlı yurttaş ayağından yaralanmıştı.

Sınır bölgesinden dönen askerler, halka yönelik estirdiği "terör"le yetinmeyerek köy içerisinden geçerken yeniden açtığı ateş sonucu 4 katır katledilmiş, birçok ev ve araca mermi isabet etmişti. Saldırı sırasında gözaltına alınan 4 çocuğun götürüldüğü karakolda işkenceye maruz kaldıkları ortaya çıkarken, Şırnak Barosu ve İHD heyeti, bölgeye giderek incelemelerde bulundu. Heyet içerisinde yer alan avukat Büşra Demir, gözaltına alınan çocukların şiddete maruz kaldıklarını ve devletin çocukları koruma yasasını bir kez daha ihlal ettiğini ifade etti. Öte yandan çocukların gözaltı sürelerinin uzatılmasının da bir işkence olduğuna dikkat çeken Demir, "Çünkü ortada bir yoğunluk söz konusu değildi, hemen ifadeleri alınabilirdi. Gözaltı sürelerinin uzatılması da bir işkence türü olduğu kanaatindeyiz" dedi. 

Katliam sonrası Roboskililerin, çocuklarının katili olarak gördükleri devlette karşı bir refleksinin olduğunu ifade eden Demir, şunları aktardı: "34 can paramparça edildi. Katledilen çocukların aileleri çocuklarının parçalarını topladı. Buna karşın devlet pişkin bir şekilde katliama ilişkin açılan davaya takipsizlik kararı verdi. 'kasten adam öldürmekten' yargılama olmadığı gibi katliamda katledilen katırlar için 'mala zarar vermekten' bile bir dava açılmadı. Roboski halkının zaten adalete olan güveni sarsılmışken, sürekli askeri sevkiyatların yaşanması halkta ciddi bir rahatsızlık meydana getiriyor." 

'Roboski halkı artık din düşmanı olarak görülüyor'

Demir, Roboski halkının büyük bir öfke ve çaresizlik ile baş başa bırakıldığını söyleyerek, "Saldırılar sırasında asker tekbir çekerek halkın arasına dalıyor. Roboski halkı artık din düşmanı olarak görülüyor. Devlet canlarını aldıktan sonra onur ve şereflerine kast ediyor" diye belirtti. Devletin Roboski'nin yarasına tuz basmaya devam etmesi durumunda, kimsenin önüne geçemeyeceği sonuçların ortaya çıkacağına işaret eden Demir, Roboski'de yaşana provokasyonların son bulması için devlet yetkililerinin ve siyasi partilerin harekete geçmesi gerektiğini hatırlatarak, insan hakları savunucuları olarak devletin 1990'lı yılları aratmayan operasyonlara son vermesi için adli makamların harekete geçmesi gerektiğini ifade etti. 

'Bugün yaşananlar 2011'in başka bir pratiği'

Roboski'de yaşananları devletin seçim intikamı olarak değerlendiren Demir, şöyle devam etti: "Halkın vicdanında Roboski bir yaradır, Roboski AKP hükümetine destek verenlerde bile acaba sorusunu sorduran bir olaydır. Roboski'den dolayı AKP'nin ciddi bir oy kaybı oldu. Devlet seçim sonuçlarının intikamını Roboski'den almak istiyor. Neden Roboski? Çünkü Türkiye Cumhuriyeti'nde geçerli olan hukuk Roboski'de uygulanmıyor. Roboski'de güvenlik güçlerinin kafalarına göre hukuk işletiyor ve kimse de bunun hesabını sormuyor. Eğer 2011'de Roboski katliamının hesabı sorulsaydı, bugün bu saldırılar yaşanmıyor olacaktı. Güvenlik güçlerinin güvencesi 34 yurttaşı katledenlerin yargılanmamasından kaynaklanıyor. Bugün Roboski'de yaşanan olay 2011'in başka bir pratiğidir" şeklinde konuştu.

'Sürecin Roboski'de sabote edilmesine müsaade etmeyeceğiz'

HDP Şırnak Milletvekili Ferhat Encu ise, Roboski'de yaşananların devletin halka bakış açısını ortaya koyduğunu ifade ederek, Askerlerin sınır hattına sevkiyatının yeni bir çatışmaya zemin olduğunu kaydetti. Enuc, "Biz özgürlükten barıştan hukuktan adaletten yanayız ve bunun için mücadele ediyoruz. Ancak karşımızdaki güç, karşımızdaki zihniyet Roboski'de provokasyon zemini oluşturma çabaları içerisinde ve yeni bir çatışma ortamı yaratmak istiyor" dedi. 

Yaşanan saldırılara karşı kamuoyunun duyarlı olması yönünde çağrı yapan Encu, şunları aktardı: "Demokratik çözüm süreci başladığı günden bu yana biz Roboski sınırında çatışma yaşanmaması için canımızı siper ediyoruz. Fakat bu mücadeleye karşı geliştirilen saldırılar Roboski'de terör estiriyor. Roboskililer Türkiye'de barış ve huzur ortamının sürdürülmesi için askeri sevkiyata engel oldu. Çözüm sürecinin Roboski'de sabote edilmesine müsaade etmeyeceğiz. Roboskililer bedeli ne olursa olsun bu provokasyonların önüne geçecektir."