'KCK' İstanbul davası ertelendi

'KCK' İstanbul davası ertelendi

97'si tutuklu 205 Kürt siyasetçi ve insan hakları aktivistinin yargılandığı "KCK" İstanbul ana davasının 6'ncı duruşması savunmaların alınmasının ardından yarına ertelendi.

İSTANBUL - 97'si tutuklu 205 Kürt siyasetçi ve insan hakları aktivistinin yargılandığı "KCK" İstanbul ana davasının 6'ncı duruşması, Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısında bulunan adliye binasındaki İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutsak BDP İstanbul Siyaset Akademisi eğitmenlerinden Kemal Seven'in savunması ile devam etti. Savunmasında, savcılık ifadesinde bir değişiklik yapmak istediğini belirten Seven, "Ben ifademde BDP üyesiyim demişim. Ben o zaman BDP üyesi değil orda çalışıyordum. Bunun düzeltilmesini istiyorum" dedi. Kendisi hakkında hazırlanan ek delil klasörlerinde bulunan telefon tespitlerinde kendi numarasının Abdulkadir Akdağ ve Nural Doğan’da bulunduğunu söyleyen Seven, bunun neden suç unsuru olarak klasöre eklendiğini sorarak, "Bunlar BDP üyeleri ve çalışanları. Ben de BDP’de çalıştığıma göre, normal değil mi ki bunlarda telefonumun bulunması" dedi. Yurtdışı giriş çıkışlarının da sanki PKK ve KCK ile irtibat halindeymiş gibi yansıtıldığını belirten Seven, "Ben 2003 yılında Almanya'da tutuklu bulunan kardeşimi ziyaret etmek için gittim. 2010 yılında ise bu sefer kardeşimi evlendirmek için gittim. Öte yandan milyonlarca insan yurt dışına çıkarken bunlar suç olmuyor da biz Kürtler yurt dışına çıkınca mı suç oluyor. Buna anlam vermek güç gerçekten" dedi. 

Yine İstanbul Kürt Enstitüsü’nden kendisine bir mesaj atıldığını ve mesajın Kürtçe olduğunu, içeriğinin ise "Saat 13’te tarih dersi veriliyor" şeklinde olduğunu belirten Seven, "Ek delil klasöründe savcı bunu şöyle yorumluyor: 'PKK Kongra Gel adam yetiştirmek.' Şimdi bunu nereden çıkardı anlamadım. Böyle bir şeyden nasıl böyle bir anlam çıkarıyor gerçekten şaşırtıcı" dedi. Enstitüden gönderilen bir diğer mesajda da "Bu gün çadır nöbeti yok. TZP Kurdi" yazdığını, ama savcının çevirirken, "Bu gün çadır nöbetin yok. TZP Kürdistan" dediğini ifade eden Seven, "Bir kere bu mesaj sadece bana değil bütün enstitü üyelerine gönderilmiş. Öte yandan nöbet benim nöbetimmiş gibi lanse edilmiş, öyle bir şey yok. Keza TZ Kurdi de TZP Kürdistan olarak belirtilmiş. Bu da iddianamenin ne kadar ciddi hazırlandığını gözler önüne seriyor" diye konuştu. Seven son olarak tahliyesini talep ettikten sonra delil ikamesine geçildi. 

Mahkeme Başkanı Ali Alçık, ilk olarak Seven'e 2011'de yapılan 1 Eylül Dünya Barış Günü mitingine katılıp katılmadığını sordu. Seven, katıldığını ve bunun demokratik bir eylem olduğunu belirtti. Alçık, "Evinizde alınan CD'lerde bir kısım internet adresleri var. Bunlar için ne diyorsunuz" diye sorunca Seven, "Orada Cemil Çiçek'in de internet adresi var. Bu gayet normal bir şeydir" dedi. Alçık’ın, "Gültan Kışanak ve Sebahat Tuncel ile çekilmiş resimlerin var. Bunlara ne diyorsun" sorusuna yanıt veren Seven, "Siyaset Akademisi’nin açılışında çekilmiş fotolardır. Benim bunlar gibi çok fotom var" dedi. Savcı İsmail İşık ise Seven'e, "Evinizde bir ajanda ele geçirilmiş. Bu ajanda da 'Önderliği ya devlet kabul edecek ya da devrimci halk savaşı' gibi bir ibare yer alıyor. Burada önderlik derken neyden bahsediyorsunuz" diye sordu. Savcının sorusunu yanıtlayan Seven, "Bu basından aldığım ve not ettiğim bir alıntıdır. Orada önderlik derken Sayın Öcalan kast edilmektedir" dedi. 

Delil ikamesinin ardından mahkeme heyeti tekrardan tutukluların savunma yapmaları için isimlerini okudu. Tutuklular "Ez ne amede me (Hazır değilim)" diye cevap verince, tutuksuz sanık Yayıncı Ragıp Zarakolu'ya söz verildi. Zarakolu’nun da henüz hazır olmadığını belirtmesi üzerine, mahkeme sanıkların savunmaya hazır olmadıklarından mahkemenin yarına ertelenmesine karar verdi. DİHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.