'JİTEM davasındaki haksızlığa son verin'

'JİTEM davasındaki haksızlığa son verin'

Dayikên Şemiyê (Cumartesi Anneleri) eyleminde, 90'lı yıllarda katledilen Necat Acu, Abdullah Acu ve Ömer Candoruk'un akıbetleri soruldu.

ŞIRNAK - Şırnak'ın Cizre ilçesinde gözaltında kaybedilenlerin akıbetinin aydınlatılması amacıyla her hafta gerçekleştirilen Dayikên Şemiyê (Cumartesi Anneleri) eylemi, bu haftada Cizre Lisesi önünde gerçekleştirildi. Eylemde, kayıp yakınları 1990'lı yıllarda kaybedilen ve faili meçhul cinayetlere kurban giden yakınlarının fotoğrafını taşıdı. Bu haftaki oturma eylemine, MEYA-DER ve KURDİ-DER yöneticileri de katıldı. Eylemde, Zeynep Acu, askerler tarafından katledilen 2 çocuğunun nasıl katledildiğini anlattı. Acu, "1993 yılında Toptepe (Avgamasiya) köyüne bulunan evimize yakın bir yerde askeri helikopterden atılan bomba ile çobanlık yapan Necat oğlum katledildi. Oğlumun parçalanmış bedenini yerlerden topladık. İkinci oğlum Abdullah ise, bir yıl aradan sonra işe gitmişti, eve geliyordu yolda askerler tarafından silahlarla tarandı. Ardından yaralı olarak yakalandı ve askerler tarafından Şırnak'a götürüldü. Oğlumun cenazesi uzun bir süre sonra bize verildi. Çocuklarımı katleden insanlar cezalandırılmadan bizler bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Kanımızın son damlasına kadar kaybettiğimiz çocuklarımız için adalet arayışında olacağız" dedi. 

'Mahkemenin bu haksızlığa son vermesi lazım'

Ardından söz alan faili meçhul cinayete kurban giden Ömer Candoruk'un eşi Hanım Candoruk, Diyarbakır'da görülen JİTEM davasında eşini katledenlerin mahkemede her şeyi devlet için yaptıkların, yanlış bir şey yapmadıkların dile getirdiklerini belirterek, JİTEM'cilerin cezalandırılmamalarına tepki gösterdi. Candoruk, "Bedran, Hıdır, Hâkim ve Cemal binbaşı eşimi Silopi ile Cizre arasındaki yolda yolcuları ile yakalayıp, öldürdü. Eşim taksicilik yapıyordu. Eşimi ve onunla bulunan yolcuları da öldürdüler. Eşimi öldürdükten sonra JİTEM elemanları, Cizre sokaklarında eşimin arabası ile dolaşıyorlardı bunu herkes biliyor. Bu haksızlığa mahkemenin bir son vermesi lazım. Bizler de insanız her mahkeme gidiyoruz ve her defasında cezaları verilmiyor. Biz anaların acıları bir nebze de olsa biraz diner yapılan suç ortada, masum insanlar katledildi. Yıllardır verdiğimiz mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Kanımızın son damlasında kadar adalet arayışında olacağız" diye konuştu. 

Konuşmaların ardından kayıp yakınları, 5 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirdi. DİHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.