İlk Kürtçe Heavy metal grubu

İlk Kürtçe Heavy metal grubu

"Hakkâri'den bütün dünyayı görmek ve müzikle tasvir etmek" niyetiyle kurulmuş Ferec. Grup Hakkâri'nin ilk heavy metal grubu.

Beş yıl önce Hakkârili dört gencin kurduğu heavy metal grubu Ferec, İstanbul'daki izleyiciye ilk kez geçen yaz Barışarock sahnesinden seslenmişti. Albüm kayıtları için İstanbul'da yakaladığımız grubun solisti Fuat Taş, Ferec'i anlattı ve dedi ki: "Dünyanın herhangi bir yerinden olduğu için insanların yargılanmasını anlamlandıramıyoruz. Ama söyleyelim, biz dünyanın umut tarafındayız…"

Bu tarzda Kürtçe söyleyen grup olarak Türkiye'de ilk

"Hakkâri'den bütün dünyayı görmek ve müzikle tasvir etmek" niyetiyle kurulmuş Ferec. Grup Hakkâri'nin ilk heavy metal grubu. Ferec sadece Hakkârili heavy metal grubu olarak değil, bu tarzda Kürtçe söyleyen grup olarak da Türkiye'de bir ilk. Bugünlerde çıkarmayı planladıkları albümle ilgili çalışmaları yürütmek için İstanbul'a gelen grubun solisti ve gitaristi Fuat Taş'la Hakkâri ve Ferec üzerine sohbet ettik.

Hakkâri İstanbul'dan göründüğü kadar uzak bir yer değil aslında. Hem kültürel olarak hem de yaşam biçimleri anlamında yeniliklere oldukça açık bir şehir. Cazdan rock'a her tarz müziği dinleyen genç bir kitlenin yanı sıra, icra eden gruplar da var. Pek çok farklı etnik yapının birarada yaşadığı da bir şehir. Dolayısıyla farklı kültürler iç içe bulunuyor. Bu aynı zamanda şehrin kozmopolitliğini de ortaya koyuyor. Orada yaşayan herkes kendini giyimiyle, yaşam biçimiyle ya da Ferec gibi, müziğiyle ifade edebiliyor. Hakkâri halkı büyük şehirlerden göründüğü gibi yenilikleri yadsımıyor, destekliyor.

'Biz dünyaya açığız'

Fuat Taş, hem orada yaşayan insanların hem de grubun yaşam biçimini kendi yorumuyla anlatırken, "Bizim bütün derdimiz Kürt olmak değil. Öncelikle insanız. Hakkâri'de insani durumlar da yaşanıyor. Orada da insanlar âşık oluyor, hastalanıyor, her gün dükkân açıyor, aralarında tartışıyor, hatta birbirlerine kazık atıyor ya da kazıklanıyorlar. Yani yaşama dair birçok sorun ve güzellik hayatlarımızda çok daha gerçek" diyor. "Hakkâri yıllar boyu göç vermiş bir şehir. Ancak hiçbir yerde Hakkârili gettosu görülmüyor. Biz dünyaya açığız" diye de ekliyor.

"İnsan denen üst başlık"

Ferec'in elemanları farklı aşiretlerden çocukluk arkadaşları. Onların heavy metale duydukları ilgi ise, nereden bulduklarını bilmedikleri, hatırlayamadıkları bir kasetle olmuş. En sevdikleri ve idol olarak aldıkları grupların başında Metallica ve Rammstein geliyor. Taş, "Beş yıl önce bu grupları bilmiyorduk" diyor: "Yapmak istediğimiz müziğin ne olacağını biliyorduk. Biz bu müziği metal yapmak adına yapmıyoruz. Ama birileri bunun heavy metal olduğunu iddia ediyor. Bu müzik bizim kendimizi ifade etme biçimimiz"

Şarkılarının içinde aşk şarkısı da, yaşanmış olaylar üzerine yazılmış şarkılar da var. Jiyan (Yaşam) bunlardan sadece biri: "Min ne pereye ku reya te da bikim gul (Yoluna gül gibi serecek param yok) / Ne jzserte da bkim guregur (başından dökecek altınlarım da) Ez hes dikim ez û tu bi hevre bibin dost (Seviyorum dost olalım istiyorum) / Ddkeç maçek bide vi rebenher (hadi kız, şu ufacık garibe bir öpücük ver)".

Taş, Ferec'in manifestosunu "Biz Hakkâri'den dünyaya bakıyor, bu dünyaya ait olduğumuzu hissediyoruz. İtiraz edecek çok şeyimiz olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla insana dair her sorun aynı zamanda bizim de sorunumuz. Dünyaya bakarken sadece acı da değil gördüğümüz. Acıyı görüyor olsak arabesk karikatürler olurduk. Biz dünyanın umut tarafındayız. Kürt olmamız bizim için sıradan bir durum olsa da İstanbul'da İstanbul için bir sorunmuş gibi görünüyor. Dünyanın herhangi bir yerinden olduğu için insanların yargılanmasını anlamlandıramıyoruz. Bildiğimiz, içine doğduğumuz dilimiz ve kültürümüz bizi dünyayla bir şekilde ilişkilendiriyor. Bu ilişki yoluyla dünyayı anlıyoruz, anladığımızı paylaşmaya çalışıyoruz. Kendimizi bir kalıba sokup daraltmaya itiraz ediyoruz. Biz Afrika için de haykırıyoruz. Bu şekilde kendimizi insan denen üst başlığa yakınlaştırıyoruz" diye özetliyor.

Aktüel