“Gazetecilere işkence yapıldı, ajanlık teklif edildi”

“Gazetecilere işkence yapıldı, ajanlık teklif edildi”

Diyarbakır’da gerçekleştirilen bombalı saldırı sonrası gözaltına alınan dört gazetecinin avukatı Rengin Ergül, gazetecilere, nezarethanede işkence yapıldığını ve ajanlık teklif edildiğini söyledi.

Diyarbakır Sur ilçesi On Gözlü Köprü yakınlarında 10 Ağustos günü polis servis aracına dönük bombalı saldırının ardından gözaltına alınan dört gazeteciyle avukat Rengin Ergül görüştü.

Evrensel gazetesi muhabirleri Hasan Akbaş, Fırat Topal, Serpil Berk ve serbest gazeteci Sertaç Kayar, patlamanın ardından haber takibi için olay yerine gitmişti, ardından gözaltına alınmışlardı.

Müvekkilleriyle görüşen Ergül, gazetecilere, nezarethanede işkence yapıldığını ve ajanlık teklif edildiğini söyledi.

“Küfür ve hakaret”

Evrensel gazetesinden Cumhur Daş’ın haberine göre, Ergül yaşananları şöyle anlattı:

“Patlama sonrası görüntü alıyorlar ve daha sonra ayrılıyorlar. Ancak araç bulamıyorlar. Yürürken polis durduruyor. Aynı zamanda bir aracı da durduruyor. Polis, daha sonra ikisine de ‘Geç’ diyor. Bunun üzerine gazeteciler polise ‘Bu arabaya binebilir miyiz’ diye soruyor, polis de binmelerine izin veriyor.

“Bir arama noktasından daha geçiyorlar. 3 arama noktasında, Beyazevler tarafında polis aracı durduruyor ve direkt küfür ve hakaretlerle arabadakileri dışarı çıkartıyor.

“Kafasını kaldıranın kafasına sıkın”

“Gazeteciler, elleri arkada kavuşturuluyor ve dizleri çökertiliyor. Başlarındaki polis amiri ‘Kafasını kaldıranın kafasına sıkın’ diyor. Ağır küfürler ediyor. Yaklaşık 1.5 saat bu şekilde bekletiyorlar. Sonra ters kelepçe yapıp gönderiyorlar.”

Ergül, polislerin bu sırada “Bunların basın mı, sıkacaksın bunlara”, “Sizin basın nasıl patlamaların ortasında kalıyor, haberiniz mi vardı” gibi ifadeler kullandığını aktardı.

Ergül, polislerin gözaltı anında gazetecilere tekme tokat saldırdığını belirtti.

Darp raporu verilmedi

Sağlık muayenesine polislerin de girdiğini, doktorun da ters kelepçe sebebiyle oluşan izlere rağmen darp raporu vermediğini belirten Ergül, Hasan Akbaş’ın doktora “Ters kelepçe sebebiyle elim halen uyuşuk” dediğini ancak doktorun “O benim alanıma girmiyor” şeklinde yanıt verdiğini söyledi.

Ergül, Serpil Berk hariç 3 gazetecinin bileklerinde de ters kelepçe izinin bulunduğunu belirtti.

Serpil Berk’in kadınlar bölümüne alındığını ve gece saatlerinde nezarete konulduğunu aktaran Ergül, Hasan Akbaş, Fırat Topal ve Sertaç Kayar’ın ise emniyette 3.5-4 saat ters kelepçeyle bekletildiğini ve sabah 7’de nezarete götürüldüğünü ifade etti.

Psikolojik baskı ve ajanlık teklifi

Ergül, polislerin Hasan Akbaş’a 10 Ekim Ankara Katliamı’na vurgu yaparak “Ankara’dan sağ çıkmışsın. Nasıl oluyor bu tesadüf” gibi sorularla baskı yaptığını ifade etti.

Polislerin, Sertaç Kayar ve Fırat Topal’a ise ajanlık teklif ettiği aktarıldı.

Bir polisin Kayar’a “Bir yerde bomba patlayacağını öğrensen haber verir misin” diye sorduğu, Kayar’ın da “Elbette insanların canı yanmasın diye haber veririm” yanıtı vermesi üzerine “Öyleyse biz seninle dışarıda buluşalım, bir kahve içelim” dediği ifade edildi.

Ergül, Kayar’ın “Siz bana ajanlık mı teklif ediyorsunuz” çıkışı üzerine polislerin geri adım attığını aktardı. Polislerin, Fırat Topal’a da ajanlık teklif ederken “Hesabına para yatar” gibi ifadeler kullandığı belirtildi.

Ters kelepçe

Akbaş, Topal ve Kayar’ın emniyette sürekli ters kelepçeyle kafaları öne eğik şekilde bekletildiği, bu yüzden kendileriyle konuşanların yüzünü göremedikleri belirtildi.

Gazetecilere özellikle “Neden orada bulundukları” ve “Neden görüntü aldıkları” sorularının sorulduğu ifade edildi.

Serpil Berk’in “Sıradan vatandaş bile görüntü alıyor, biz tabii ki alacağız” yanıtını verdiği aktarıldı.

Ergül, karakolda her gelen polisin Topal ve Kayar’a vurduğunu söyledi.

Ergül, gazetecilerin nezarete alınmasının ardından darp ve psikolojik baskı gerçekleştirilmediğini ancak nezarethane şartlarının çok kötü olduğunu ifade etti.

Avukat Ergül, gazetecilerin kıyafetlerinin kriminal inceleme için alınmasının da iyi niyetli bir hareket olmadığını belirtti.

Gazetecilerin sabah 8.30’da Emniyette ifadelerinin alınacağını söyleyen Ergül, “Dosyada hiçbir şey yok. Sabah bırakılmalarını bekliyoruz” dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.