'Bizsiz Anayasa olmaz'

'Bizsiz Anayasa olmaz'

Sivil toplum örgütlerini bir araya getirerek yeni anayasa taleplerini ortak bir metin ile dile getirdi.

ANKARA - Anayasa yazım sürecine günler kala, yeni anayasa çalışmaları hızla sürüyor. Türkiye toplumunun çoğunluğunun talebi olan "sivil bir anayasa" istemi, kurulan platformlar çerçevesinde talepler Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na iletiliyor. Bu kurulan platformlardan biri de, Bizsiz Anayasa Olmaz Platformu. Türkiye'deki tüm sivil toplum örgütlerini bir araya getirerek, ortak bir metin üzerinden yeni anayasa taleplerinin Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na iletilmesi planlanan platformun 150'ye yakın üyesi var.

Sivil Toplum Geliştirme Merkezi'nin (STGM) 2011 yılında yaptığı Sivil Sesler Festivali'nde oluşan platform, yine STGM tarafından oluşturuldu. Henüz seçimler yapılmadan yeni anayasa üzerine Türkiye'nin 7 bölgesinde toplantılar düzenleyen STGM, yapılan toplantı sonuçlarında sivil toplum örgütlerinin bir araya gelerek dile getirdiği temel ilkeleri belirledi. Hak temelli neredeyse tüm sivil toplum örgütlerinin bir araya geldiği platform ise, tam anlamıyla geçtiğimiz yıl Ankara'da yapılan toplantılar sonucu ortaya çıkan metne atılan imza sonucu oluştu. Bu platformun temel özelliklerinden biri ise içinde birbirinden çok uzak fikirlerde olan sivil toplum örgütlerinin bir arada olması.

'Amacımız STÖ'lerin anayasa sürecine etkin katılımını sağlamak'

Bizsiz Anayasa Olmaz Platformu Kampanya Koordinatörü Özgür Mehmet Kütküt, kurulan platformun kimlerden oluştuğunu, neler yaptığını ve amacının ne olduğunu anlattı. Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun oluşturulmasıyla birlikte çalışmalarını hızlandırdıklarını belirten Kütküt, 17 Aralık 2011'de geniş katılımlı bir toplantı yapıldığını ve bu toplantıda platformun bir kampanya yürütmesine karar verdiklerini söyledi. Kampanya yürütmedeki amaçlarının "sivil toplum örgütlerinin yeni anayasa sürecine daha etkin katılımını sağlamak" olduğunu kaydeden Kütküt, "Cemil Çiçek bir süre önce yaptığı açıklamada, sadece 351 kurum ve kuruluştan yeni anayasaya dair görüş geldiğini söyledi. Bu sayıya meslek örgütleri, üniversiteler vs. de dahil. Bu sayıyı arttırmak, herkese yeni anayasa sürecinde söz hakkı düşmesi gerektiğine dikkat çekmek istiyorduk. Sayı oldukça azdı çünkü ve bizim korkumuz da buydu. Bir diğer amacımız da Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun 1 Mayıs'ta görüş alma süreci sona erecek ve ondan sonra anayasa yazımına geçecekler. Her ne olursa olsun, sivil toplum örgütlerinin, sayı kaç olursa olsun ilettiği tüm görüşleri bir araya getirerek derlemeyi ve Türkiye'de sivil toplumun görüşlerinin ne olduğunu tarihe not etmekti" diye konuştu. www.bizsizanayasaolmaz.org adında bir internet sayfası kurduklarını ifade eden Kütküt, siteye iletilen görüşleri toparlamaya başladıklarını ve Mayıs ayında bir rapor halinde kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi.

'Elimizde yeni anayasa talebine ilişkin talepler var'

Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun kendilerine gelen görüşleri yayınladıkları Meclis içinde oluşan "Yeni anayasa" internet sitesindeki görüşleri bilgisayarlarına kaydettiklerini aktaran Kütküt, "Daha sonra o siteyi kapattılar. Oraya kaydolan görüşler elimizde var. Onun dışında platform üyesi olan ya da olmayan sivil toplum örgütleri bize e-posta yoluyla görüşlerini iletti. Bir de biz öğrenebildiğimiz kadarıyla, kim komisyonda görüşüyorsa onlara telefon, e-mail gibi yöntemlerle ulaşarak onların görüşlerini almaya çalıştık. Şu an sitede yayınladığımız ya da yayına hazırladığımız görüşlerimizin hepsi bu şekilde toplandı" dedi. Bunun dışında son aylarda çıkan görüşler dışında daha önceden çeşitli araştırma kuruluşlarının ya da sivil toplum örgütlerinin vs. yeni bir anayasa ihtiyacından bahsettikleri raporların da ellerinde bulunduğunu kaydeden Kütküt, bunların da sürece hazırlanan ilk dokümanlar yani temel dokümanlar olduğunu ifade etti. Kütküt, ellerinde yeni anayasa taleplerine ilişkin çokça dokümanın bulunduğunu söyledi.

'Platform STÖ'lerin bir araya gelmesi açısından iyi bir çalışma'

Yeni anayasa sürecinde sivil toplum örgütlerinden daha geniş bir katılım beklediklerini ifade eden Kütküt, anayasa sürecinin ülkedeki en önemli gündem maddelerinden biri haline gelemediğini söyledi. Bunun çeşitli nedenleri olduğunu belirten Kütküt, "Platformun sivil toplum örgütlerini bir araya getirmek ve tüm düşüncelerini özgürce ifade edebilmeleri için bir yol açmamız açısından iyi bir çalışma olduğunu düşünüyoruz. Tabi ki daha iyi olabilirdi ama ülkedeki mevcut durum bu anayasanın arka plana düşmesi sebebiyle aslında fena bir performansımız olmadığını düşünüyoruz" diye konuştu.

'Anayasa taslağı talep karşılamazsa tavır alacağız'

Mayıs ayının ortasında sivil toplum örgütlerinin yeni anayasadan beklentilerini derledikleri bir bilgi notu tarzında rapor yayınlayacaklarını kaydeden Kütküt, "Çünkü bu anayasa süreci başarıya ulaşsa da ulaşmasa da düşeceğimiz iyi bir not olduğunu, iyi bir çalışma olduğunu düşünüyoruz. Yeniden bu çalışma başlayacak olursa ya da devam edecek olursa başvurulacak bir referans noktası, bir kaynak olacak bunlar" şeklinde konuştu. Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun bir anayasa taslağı ortaya çıkarması durumunda taslakla sivil toplum örgütleri arasında fark olup olmayacağına bakacaklarını söyledi. Çalışmanın zor yanlarının da olduğunu belirten Kütküt, "Çünkü her örgüt aynı şeyi istemiyor yeni anayasadan. Zaten işin mahareti de burada, anayasa uzlaşma komisyonunun üstlenmesi gereken de bütün bu beklentileri bir araya getirerek, bu güce ekleyerek tüm itirazları ve istekleri makul demokratik bir zeminde ifade etmeyi sağlamak. Eğer bunu yaparlarsa destekleyeceğiz. Ancak yapmadıklarını düşünürsek de, yani sivil toplum örgütlerinin genel beklentilerini karşılamadığını düşünürsek de buna ilişkin farklı bir tavır alacağız" dedi.

'STGM olarak örgütlenme özgürlüğü üzerine görüşümüz iletmiştik'

STGM'nin de dernek olarak Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na sunduğu görüşü olduğunu ifade eden Kütküt, bunun daha ziyade Türkiye'de örgütlenme özgürlüğü önündeki engellerle ilgili olduğunu söyledi. Dernek olarak anayasa süreci başarıya ulaşsa da ulaşmasa da örgütlenme özgürlüğü önündeki engellerin kalkması için çalışmaya devam edeceklerini kaydeden Kütküt, "Bundan bir 3-4 sene önce örgütlenme özgürlüğü ile ilgili bir kampanya yapmıştık Türkiye'de. Fakat o zaman pek gündemde yoktu böyle konular. Belki onu tekrarlamak veya daha farklı bir mecrada yinelemek söz konusu olabilir. Bunun için de çalışmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu. diha

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.