Baluken: Kürtler yeni yüzyılda köle olarak yaşamayacağını gösterdi

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, DİHA'dan Ömer Çelik'e konuştu. 

Kürtlerin özyönetim talebinin, birileri tarafından artık farklı bir yere çekilmesine gerek olmadığını, bu süreçlerin tamamen tüketildiğini dile getiren Baluken, "Kürtler bu konuda devlet ve AKP açısından artık bir yol ayrımına gelindiğini ortaya koyacaklar. Çünkü AKP ve devlet, özelikle bu özyönetim talebini salt bir hendek ve barikat meselesine indirgeyip, sanki kriminal bir hadise, bir güvenlik, asayiş sorunu varmış gibi yansıtmaya çalışıyor" dedi.

Baluken, bu çözüm önerisinin aynı zamanda Ortadoğu'nun yeniden dizayn edildiği bir süreçte, Kürtlerin yeni yüzyılda köle olarak yaşamayacağının göstergesi olduğunu da vurguladı.

Baluken, "Çözüm süreci boyunca AKP ve devletin kabul ettiği bir tartışma düzeyiydi, ancak ne olduysa kendi siyasi çıkarları uğruna hep içerdeki süreci bitirme argümanı olarak ele almaya başladı. Hem de Ortadoğu'da Kürt halkının statüsünü araçsallaştırma yanlışına düştü. Buradan bir çıkışın yakalanabileceğine inanıyoruz. Erdoğan içerde Kürt halkının statü talebine kendi kirli başkanlık hesabı üzerinden yaklaşmazsa, Ortadoğu denklemi içerisinde Kürtlerin statü talebine yüzyıllık ezberler ve hasmane düşmanca tutumlarla yaklaşmazsa, buradan ortaya çıkacak proje ile tekrar çözüm ve müzakerenin önü açılabilir, tekrar masaya oturulabilinir" şeklinde konuştu.

HDP'nin kapatılması imalarına karşılık Baluken şunları ifade etti: "Mehmet Ali Şahin ne ilk, nede son olacak. Türkiye'de, bu mücadele geleneğini her türlü tehdit ile demokratik siyasi alandan çekmek isteyen çok fazla siyasetçi gördük. Hepsi de Türkiye siyasetinin çöplüğünde hak ettikleri yeri aldılar. 94'te DEP'li milletvekillerine yönelik yapılan darbeyi hepimiz hala hafızamızda canlı tutuyoruz. O darbeyi yapanların akıbetlerinin ne olduğunu gördük. O yüzden bugün M. Ali Şahin söyler, belki Başbakan, Cumhurbaşkanı söyler ama bu konuda halkımız rahat olsun. Bizim meşru duruşumuz, özgüvenimiz ve öz gücümüze dayanan bir mücadele geleneğimiz var, bunu koruduğumuz sürece de hiçbir güç buna cesaret bile edemez."